![]() |
Hutbe Nasıl Yapılır? Hutbe Dualarının Arapçası ve Türkçe Okunuşu - Printable Version +- Dini Bilgi Forum (https://dinibilgi.info) +-- Forum: DiNi KONULAR&iSLAMi BiLGiLER (https://dinibilgi.info/forumdisplay.php?fid=25) +--- Forum: DUALAR&ZiKiRLER&TESBiHATLAR (https://dinibilgi.info/forumdisplay.php?fid=91) +---- Forum: Namaz&Abdest Duaları (https://dinibilgi.info/forumdisplay.php?fid=101) +---- Thread: Hutbe Nasıl Yapılır? Hutbe Dualarının Arapçası ve Türkçe Okunuşu (/showthread.php?tid=769) |
Hutbe Nasıl Yapılır? Hutbe Dualarının Arapçası ve Türkçe Okunuşu - SeliM35 - 01-05-2020 Hutbe Nasıl Yapılır? Hutbe Duaları Nelerdir Arapçası ve Türkçe Okunuşu - Peygamberimizin Veda Hutbesi Cum’a namazının ilk sunneti edâ edildikten sonra müezzin “Eûzu-Besmela” çeker ve “El-Ahzab Sûresi 56.Âyeti” sesli bir şekilde okur(veya onun yerine kısa bir sûre veya salavât-i şerîf okuyabilir.) Müezzin sûre okumasını bitirince devamında “Salavât-i Şerîf” okur ve ayağa kalkarak ezân(iç ezân) okumaya başlar. Hutbe okunacak yer(minber) yüksekçe bir yer olmalıdır. Müezzin Sûre okumaya başlayınca imam minbere çıkmaya başlar ve çıkarken bir Fâtiha-i Şerefiyye(sessizce) okur. İmam minbere çıktığında oturur ve ezânın bitmesini bekler ve ezân bitince ayağa kalkar hutbe duâsını okur. Hutbe duâsı okununca hutbe tamam olur ve minberden iner. Minbere çıkarken ve inerken sağ ayak ile adım atılır. İmam hutbeden inerken müezzin Cum’a namazının farz’ı için Gâmet getirmeye başlar. HUTBE DUÂSI El-hamdü lillahi rabbi'l alemin. Vessaletü vesselemü ala rasulina muhammedin ve ala alihi vesahbihi ecmain. Neşhedü enlailahe illallahü veneşhedü enne seyyidina vemevlana muhammeden abdühü verasuluhu ibadellahi ittegû vellezine um vadıûhu. İnnellahe meallezinettegû vellezine hüm muhsinûne. Galellahü teaüla fi kitabihilkerimi Bundan sonra eûzü-besmele ile birlikte hutbenin konusuna uygun bir âyet ve bazı hadisleri okunur, mü'minlere öğüt verilir ve birinci hutbe şöyle bitirilir: Ela inne ehsenel kelami ve ebleğannizami kelamüllahilmülki'l azizi'l allemi kema galellahü tebareke veteala fil'kelami, ve iza gurie'l gurânu festemîu lehu veensitu leallekum türhamune, Eûzü billahi mine'ş şeytanirracimi bismillahirrahmanirrahim Hatib, bundan sonra her hutbenin sonunda konu ile ilgili bir âyet-i kerime okur ve oturur ve ellerini açarak sessizce söyle bir dua yapar: tebarekellahü lena veleküm veliseirilmüminine velmüminâti bifazlihi ve rahmetihi innehü garibün mühibü'd deaveti Hatib, bu duadan sonra ayağa kalkar ve sesli olarak aşağıdaki ikinci hutbeyi okur: Elhamdülillahi hamdelkamiline vessaletü vesselamü ala rasûlinâ muhammdün ve ala alihi ve eshabihi ecmaîn. Te'zîmen linnebiyyihi ve tekrimen lifehameti şeni şerefin safiyyetin fegale azze ve celle min gailin muhbiran ve âmiran innallahe ve malaiketühü yusallune alennebiyye ya eyyehellezine emenû sallû aleyhi vesellimu teslimen, allahümme salli.. kema salleyte.. ilh.. allahümme barik.. ilh.. Hatib, sonra ellerini açar ve sesini biraz alçaltarak şu duayı okur: Allahümme ve erza anilerbeatilhulafai seyyidina ebi bekrin veumera ve usmane ve aliyyi zevissidgi velvefei vebegiyyetilaşereti ve âli beytilmustafe ve anilensari velmuhacirine vettebiine ile yevmilcezai. Allahümmeğfir lilmüminine velmüminati velmüslimine velmüslimati allahümme rabbena etina fiddünya haseneten ve filahirati haseneten ve gına azebennar birahmetike ya erhamerrahimine ve selamün alel mürseline velhamdülillahi rabbil alemin Hatib, daha sonra gizlice "eûzübesmele" çeker ve yüksek sesle aşağıdaki âyet-i kerimeyi okuyarak minberden iner ve Cuma namazını kıldırır İnnallahe ye'mürü biladli velihsani ve îtei zilgurbâ ve yenha anil fehşai velmunkeri velbeğyi yeizuküm lealleküm tezekkürun Anlamı: "Şüphesiz ki Allah, adaletli davranmayı, iyilikte bulunmayı ve akrabalara yardım etmeyi emreder. Fuhşu, kötülüğü ve zulmü yasaklar. Allah, sizlere düşünüp yapasınız diye öğüt verir" (en-Nahl, 16/90) Cuma gününün Hutbe Duaları Birinci Basamakta: اَللَّهُمَّ افْتَحْ عَلَيْنَا اَبْوَابَ رَحْمَتِكَ وَيَسِّرْ عَلَيْنَا خَزَائِنَ فَضْلِكَ وَكَرَمِكَ يَا اَكْرَمَ اْلاَكْرَمِينَ وَيَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ* Üçüncü basamakta: رَبِّ اشْرَحْ لِي صَدْرِي وَيَسِّرْ لِي أَمْرِي وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِنْ لِسَانِي يَفْقَهُوا قَوْلِي* رَبِّ قَدْ آتَيْتَنِي مِنَ الْمُلْكِ وَعَلَّمْتَنِي مِنْ تَأْوِيلِ اْلاَحَادِيثِ* رَبِّ زِدْنِي عِلْمًا وَفَهْمًا وَاَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ* Beşinci veya Yedinci basamakta: اَللَّهُمَّ هَذَا الشَّانُ لَيْسَ بِشَانِي وَهَذَا الْمَكَانُ لَيْسَ بِمَكَانِي* اَللَّهُمَّ يَسِّرْ لِي اَمْرِي وَتَقَبَّلْهُ مِنِّي* وَسَلاَمٌ عَلَى جَمِيعِ اْلاَنْبِيَاءِ وَالْمُرْسَلِينَ* وَالْحَمْدُ للهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ* Birinci Hutbede okunan dua: اَلْحَمْدُ للهِ نَحْمَدُهُ وَنَسْتَعِينُهُ وَنَسْتَغْفِرُهُ وَنَعُوذُ بِاللهِ مِنْ شُرُورِ اَنْفُسِنَا وَمِنْ سَيِّئَاتِ اَعْمَالِنَا* مَنْ يَهْدِ اللهُ فَلاَ مُضِلَّ لَهُ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلاَ هَادِىَ لَهُ* نَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ وَنَشْهَدُ اَنَّ سَيِّدَنَا مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ* اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ* اَمَّا بَعْدُ فَيَا عِبَادَ اللهِ! اِتَّقُوا اللهَ وَاَطِيعُوهُ* اِنَّ اللهَ مَعَ الَّذِينَ اتَّقَوْا وَالَّذِينَ هُمْ مُحْسِنُونَ* قَالَ اللهُ تَعَالَى فِى كِتَابِهِ الْكَرِيمِ* اَعُوذُ بِاللهِ مِـنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ* بِسْــــمِ اللهِ الرَّحْمَـنِ الرَّحِيـمِ* …………… ayet وَقَالَ النَّبِىُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: …………hadisi serif Birinci hutbenin bitiminde şu dua okunur: اَلاَ اِنَّ اَحْسَنَ الْكَلاَمِ وَاَبْلَغَ النِّظَامِ كَلاَمُ اللهِ الْمَلِكِ الْعَزِيزِ الْعَلاَّمِ* كَمَا قَالَ اللهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى فِى الْكَلاَمِ* وَاِذَا قُرِأَ الْقُرْآنُ فَاسْتَمِعُوا لَهُ وَاَنْصِتُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ.euuzü-besmele- اِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللهِ اْلاِسْلاَمِ* veya etteeibü minezzembi kemellaa zembeleh.estegfirullaahel aziim ve etüübü ileyh veeselüllaahe lii velekümüttevfiiig Birinci hutbe ile ikinci hutbe arasında oturduğunda şu dua okunur: بَارَكَ اللهُ لَنَا وَلَكُمْ وَلِسَائِرِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ اَلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ اِنَّهُ سَمِيعٌ قَرِيبٌ مُجِيبُ الدَّعَوَاتِ* İkinci hutbede şu dua okunur: اَلْحَمْدُ للهِ حَمْدَ الْكَامِلِينَ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ اْلأَمِينِ وَعَلَى آلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ* تَعْظِيمًا لِنَبِيِّهِ وَتَكْرِيمًا لِصَفِيِّهِ فَقَالَ عَزَّ وَجَلَّ مِنْ قَائِلٍ مُخْبِرًا وَآمِرًا* اِنَّ اللهَ وَمَلَئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا* Sesi biraz kısarak şöyle dua edilir: اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيد مَجِيدٌ* اَللَّهُمَّ بَارِكْ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا بَارَكْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ* اَللَّهُمَّ وَارْضَ عَنِ اْلاَرْبَعَةِ الْخُلَفَاءِ* سَيِّدِنَا اَبِى بَكْرٍ وَعُمَرَ وَعُثْمَانَ وَعَلِىٍّ ذَوِى الصِّدْقِ وَالْوَفَاءِ وَبَقِيَّةِ الْعَشَرَةِ الْمُبَشَّرَةِ وَآلِ بَيْتِ الْمُصْطَفَى وَعَنِ اْلاَنْصَارِ وَالْمُهَاجِرِينَ وَالتَّابِعِينَ اِلَى يَوْمِ الْجَزَاءِ* اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ اْلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ* وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ للهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ* sesli bir şekilde şu dua edilir ALLAHIM islama ve müslümanlara yardim et vatanimizi ve milletimizi her türlü tehlikeden koru bize dünyada ve ahirette iyilikler ve güzellikler ihsan eyle bizi ,anne-babamizi ve büütün müminleri bagisla süphesiz SEN isiten ve dualarimizi kabul edensin. Dua bitince gizlice Eûzu-Besmele çekilir ve: اِنَّ اللهَ يَأْمُرُ بِالْعَدْلِ وَاْلإِحْسَانِ وَاِيتَاءِ ذِى الْقُرْبَى وَيَنْهَى عَنِ الْفَحْشَاءِ وَالْمُنْكَرِ وَالْبَغْيِ يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp .tutasınız diye size öğüt veriyor nahl suresi 90 Bayram hutbelerinde ise şöyle söylenir: وَقُلِ الْحَمْدُ للهِ الَّذِى لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِى الْمُلْكِ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ وَلِىٌّ مِنَ الذُّلِّ وَكَبِّرْهُ تَكْبِيرًا* Peygamberimizin Veda Hutbesi Arapça veda hutbesi أيها الناس: اسمعوا مني أبين لكم، فإني لا أدري لعلي لا ألقاكم بعد عامي هذا، . في موقفي هذا أيها الناس: إن دماء كم وأموالكم حرام عليكم إلى أن تتقوا ربكم، كحرمة يومكم هذا، في شهركم هذا، في بلدكم هذا. ألا هل بلَّغتُ؟ .اللَّهم اشهد. فمن كانت عنده أمانة فليؤدِّها إلى من ائتمنه عليها. وإن ربا الجاهلية موضوع ولكن لكم رؤوس أموالكم لا تظلمون ولا تظلمون. قضى الله أن لا ربا، وإن أول ربا أبدأ به ربا عمِّي العباس بن عبد المطلب. وإنَّ دماء الجاهلية موضوعة… وإنَّ مآثر الجاهلية موضوعة غير السدانة والسقاية. والعمد قود، وشبه العمد ما قتل بالعصا والحجر، وفيه .مائة بعير، فمن زاد فهو من أهل الجاهلية أيها الناس: إن الشيطان قد يئس أن يعبد في أرضكم هذه، ولكنه قد رضي أن يطاع فيما سوى ذلك مما تحقرون من أعمالكم أيها الناس: إن لنسائكم عليكم حقا، ولكم عليهن حق، لكم عليهن ألا يوطئن فرشكم غيركم، ولا يدخلن أحدا تكرهونه بيوتكم إلا بإذنكم، ولا يأتين بفاحشة مبينة فإن فعلن فإن الله قد أذن لكم أن تعضلوهن وتهجروهن في المضاجع، وتضربوهن ضربا غير مبرح، فإن انتهين وأطعنكم فعليكم رزقهن وكسوتهن بالمعروف، فاتقوا الله في النساء، واستوصوا بهن خيرا. ألا هل بلغت؟ .اللهم اشهد أيها الناس: إنما المؤمنون إخوة، فلا يحل لامرئ مال أخيه إلا عن طيب نفس منه . .ألا هل بلغت؟ اللهم اشهد فلا ترجعن بعدي كفارا يضرب بعضكم رقاب بعض، فإني قد تركت فيكم ما إن أخذتم به لن تضلوا بعده، كتاب الله وسنتي؟ ألا هل بلغت؟ . اللهم اشهد أيها الناس: إن ر بكم واحد، وإن أباكم واحد، كلُّكم لآدم، وآدم من تراب، أكرمكم عند الله أتقاكم، وليس لعربي على أعجمي فضل إلا . بالتقوى ألا هل بلغت؟ اللهم اشهد. فليبلغ الشاهد الغائب، والسلام عليكم ورحمة الله وبركاته Bismillahirrahmanirrahim "Ey insanlar! "Sözümü iyi dinleyiniz! Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha bulusamiyacagim. "Insanlar! "Bugünleriniz nasil mukaddes bir gün ise, bu aylariniz nasil mukaddes bir ay ise, bu sehriniz (Mekke) nasil mübarek bir sehir ise, canlariniz, malariniz, namuslariniz da öyle mukaddestir, her türlü tecâvüzden korunmustur. "Ashabim! "Muhakkak Rabbinize kavusacaksiniz. O'da sizi yapti olayi sorguya cekecektir. Sakin benden sonra eski sapikliklara dönmeyiniz ve birbirinizin boynunu vurmayiniz! Bu vasiyetimi, burada bulunanlar, bulunmayanlara ulastirsin. Olabilir ki, burada bulunan kimse bunlari daha iyi anlayan birisine ulastirmis olur. "Ashabim! "Kimin yaninda bir emanet varsa, onu hemen sahibine versin. Biliniz ki, faizin her cesidi kalidirilmistir. Allah böyle hükmetmistir. Ilk kaldirdigim faiz de Abdulmutallib'in oglu (amcam) Abbas'in faizidir. Lakin anaparaniz size aittir. Ne zulmediniz, ne de zulme ugrayiniz. "Ashabim!" "Dikkat ediniz, Cahiliyeden kalma bütün adetler kaldirilmistir, ayagimin altindadir. Cahiliye devrinde güdülen kan davalari da tamamen kaldirilmistir. Kaldirdigim ilk kan davasi Abdulmuttalib'in torunu Iyas bin Rabia'nin kan davasidir. "Ey insanlar! "Muhakkak ki, seytean su topraginizda kendisine tapinmaktan tamamen ümidini kesmistir. Fakat siz bunun disinda ufak tefek islerinizde ona uyarsaniz, bu da onu memnun edecektir. Dininizi korumak icin bunlardan da sakininiz. "Ey insanlar! "Kadinlarin haklarini gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanizi tavsiye ederim. Siz kadinlari, Allah'in emaneti olarak aldiniz ve onlarin namusunu kendinize Allah'in emriyle helal kildiniz. Sizin kadinlar üzerinde hakkiniz, kadinlarin da sizin üzerinizde hakki vardir. Sizin kadinlar üzerindeki hakkinizi; yataginizi hic kimseye cignetmemeleri, hoslanmadiginiz kimseleri izininiz olmadikca evlerinize almamalaridir. Eger gelmesine müsade etmediginiz bir kimseyi evinize alirlarsa, Allah, size onlarin yataklarinda yalniz burakmaniza ve daha olmasza hafifce dövüp sakindirmaniza izin vermistir. Kadinlarin da sizin üzerinizdeki haklari, mesru örf ve adete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir. "Ey mü'minler! "Size iki emanet burakiyorum, onlara sarilip uydukca yolunuzu hic sasirmazsiniz. O emanetler, Allah'in kitabi Kur-ân-i Kerim ve Peygamberin (a.s.m) sünnetidir. "Mü'minler! "Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz! Müslüman Müslümanin kardesidir ve böylece bütün Müslümanlar kardestirler. Bir Müslümana kardesinin kani da, mali da helal olmaz. Fakat malini gönül hoslugu ile vermisse o baskadir. "Ey insanlar! "Cenab-i Hakk her hak sahibine hakkini vermistir. Her insanin mirastan hissesini ayirmistir. Mirasciya vasiyet etmeye lüzüm yoktur. Cocuk kimin döseginde dogmussa ona aittir. Zina eden kimse icin mahrumiyet vardir. Babasindan baskasina ait soy iddia eden soysuz yahut efendisinden baskasina intisaba kalkan köle, Allah'in, meleklerinin ve bütün insanlarin lanetine ugrasin. Cenab-i Hakk, bu gibi insanlarin ne tevbelerini, ne de adalet ve sehadetlerini kabul eder. "Ey insanlar! "Rabbiniz birdir. Babaniz da birdir. Hepiniz Adem'in cocuklarisiniz, Adem ise topraktandir. Arabin Arap olmayana, Arap olmayanin da Araap üzerine üstünlügü olmadigi gibi; kirmizi tenlinin siyah üzerine, siyahin da kirmizi tenli üzerinde bir üstünlügü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadir. Allah yaninda en kiymetli olaniniz O'ndan en cok korkaninizdir. "Azasi kesik siyahî bir köle basinza amir olarak tayin edilse, sizi Allah'in kitabi ile idare ederse, onu dinleyiniz ve itaat ediniz. "Suclu kendi sucundan baskasi ile suclanamaz. Baba, oglunun sucu üzerine, oglu da babasinin sucu üzerine suclanamaz. "Dikkat ediniz! Su dört seyi kesinlikle yapmaycaksiniz: Allah'a hicbir seyi ortak kosmayacaksiniz. Allah'in haram ve dokunulmaz kildigi cani, haksiz yere öldürmeyeceksiniz. Zina etmeyeceksiniz. Hirsizlik yapmayacaksiniiz.. "Insanlar Lâilahe illallah deyinceye kadar onlarla cihad etmek üzere emrolundum. Onlar bunu söyledikleri zaman kanlarini ve mallarini korumus olurlar. Hesaplari ise Allah'a aittir. "Insanlar! "Yarin beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz?" Saheb-i Kiram birden söyle dediler: "Allah'in elciligini ifa ettiniz, vazifenizi hakkiyla yerine getirdiniz, bize vasiyet ve nasihatta bulundunuz, diye sehadet ederiz!" Bunun üzerine Resul-i Ekrem Efendimiz (S.A.V.) sehadet parmagini kaldirdi, sonra da cemaatin üzerine cevirip indirdi ve söyle buyurdu: "Sahid ol, yâ Rab! Sahid ol, yâ Rab! Sahid ol, yâ Rab!" |